Mart 06, 2009

her bir şey

"bu yükü taşıyabilirsin" diyor içimdeki ses,
o zaman açıyorum penceremi
girsin güneş
ve koku
açıyorum açmasına da
sonra karabulutlar beni bekliyormuşcasına
seyirtiveriyor ....kara kargalara inat
daha da üzerime yığılıyor şehir
birbirinin aynı binalar
her bir şey...
.
vazo olarak kullandığım
turkuaz renkli büyük bardak yok artık...kırıldı...
hani şu içine karaburun nergislerini koyduğum
uç koku...
.
bu gün güneş doğmadı..
doğmayınca, sanki tutulan yerlerim, tutunamayan yerlerim sızlıyor
bir kavgadır sürüp gidiyor içerimde,
kazananı belli olmayan...
.
kitabımı açtığımda, ayraç olarak kullanıldığı belli olan bir tanıtım çıkıveriyor karşıma
sırasıydı sanki...
"izmir sanat'ın" resim sergilerini haber veriyor
"pelit" miş adı
"mayıs" mış son günü
kaçırmışım...
önümde akıp giderken hayat kaçırmışım...
bu kadar zor muydu...
her bir şey...
.
doğ güneş...
uç koku..
ve herbirşey...
.
ben hala
çöl rüzgarlarının estigi, güneşin saklandığı şehirdeyim...

Hiç yorum yok: